Wednesday, June 25, 2008

Özgürlük

Önce lütfen şu yazıyı okuyun. Okuduğumda özgürlüğün ne demek olduğu, kadınların ne kadar özgür olduğu konusunda düşünmemi sağladı.

Özgürlük kavramı, yazıda da çok güzel anlatıldığı gibi, seçimlerin nasıl yapıldığını, yapılan seçimin doğru olup olmadığını sorgulama gerekliliğini ortadan kaldıran, düşünce tembelliğine yol açan bir paravan haline geldi. Herkes özgür, herkes istediğini yapar, saygı duymak lazım! Demokratik yaşam budur, karşılıklı hoşgörü budur.

Ancak kadınlar niye bu seçimleri yapıyorlar? Çünkü çevrelerinde onlara "başarı modeli" olarak sunulan, "olması gereken" diye gördükleri referans noktaları var, onlar da rekabet içine giriyorlar. Bu muhafazakar kesim için iyi bir koca bulmak, iyi bir ev hanımı olmak olabilir. Bu liberal, şehirli kesim için kariyerinde başarılı olmak, bir yandan da heyecanlı bir özel hayata sahip olmaktır. Gerçekten istediklerinin, kendileri için en anlamlı seçeneğin ne olduğunu düşünmeden, içinde bulundukları gruba ayak uydurmaya, herkes kadar iyi olmaya çalışıyorlar. Üstelik "olması gereken" gibi olmadıklarında, parkurun dışına çıktıklarında en büyük eleştirmenleri kendi hemcinsleri oluyor.

Peki kadınların yaptıkları seçimler her zaman doğru mu, iyi mi? Türban takmak iyi bir şey mi? Ya da öbür uçta, porno filminde oynamak, hadi onu da bırakın plajlarda göbek atmak iyi bir şey mi? Bunlar kadınları gerçekten mutlu ediyor mu? Aslında iyi kızlar da, kötü kızlar da erkeklerin taleplerini karşılıyor. Ama içinde bulundukları parkurdan çıkmak gibi bir seçenekleri olduğunu düşünemiyorlar, düşünseler bile buna cesaret edemiyorlar, çünkü o zaman o çok ihtiyaçları olan onaylanma, kabul edilme duygusundan vazgeçmeleri gerekecek. Ama ne de olsa özgürler, kendi seçimlerini yapıyorlar!

Ancak şu da var: Gerçekten özgür olmaya her kadın kendisi karar verebilir, cesaret edebilir... Tabii ki kadınların önündeki fırsatların, seçeneklerin artırılmasına çalışılabilir, ama yine kadınlara kalıyor bunları değerlendirip değerlendirmemek...

No comments: